Bize Ulaşın
viachristushizmetleri@gmail.com

Ayartma

Denemeler, Tanrı’nın bizim için sahip olduğu iyi amaçları sevinçle karşılamak yerine, Tanrı’yı suçlamaya başladığımızda ayartma halini alır.
Tim Chester

Tanrı’nın iradesini yapmamızı engelleyebilen her şeye ayartma diye bakılmalıdır. Bu içimizdeki bir şey (yani kötü bir arzu), dünyadaki herhangi bir şey ya da bir kimse olabilir. Bir kimseyi günah işlemeye kışkırtan ya da teşvik eden bir şey bir tür ayartmadır. İnsanın duyabildiği neredeyse her arzu ayartma kaynağı olabilir. Rahat yaşama, arkadaşlar, iyi bir yaşam standardı, iyi bir ad gibi şeyleri (listenin sonu yoktur!) istemek başlı başına günah değildir. Ancak bunlar, karşı koymanın güç geldiği tehlikeli bir ayartılma kaynağı halini alabilir. Hristiyanlar böyle kaynaklardan gelen ayartmalardan korkmayı öğrenmelidir. Açık, rezilce bir günaha sevk eden ayartmalardan korktukları kadar böyle ayartmalardan da korkmalıdırlar. Bunu yapamazsak yıkımın eşiğine fark ettiğimizden daha yakınız demektir!
John Owen

Her günahın nedeni ayartmadır. Ayartma olmadan günah olamaz. Günahın eline düştüğünde birçok kişi günah işlediği için pişmanlık duyar ama nedeninin ayartma olduğunu anlayamaz. Günahı yenmek istiyorsanız, sizi neyin bu günaha ayarttığını düşünüp ayartılmaktan sakınmayı amaçlamalısınız. Birçok kişi günahının farkındadır ama ayartıldığının farkında değildir. Böyle kimseler günahın acı meyvesinden hoşnut değillerdir ama ayartmanın zehirli kökünden sakınmak için hiçbir önlem almaz.
John Owen

Tutuşabilen malzeme ateşten uzak tutulmalıdır. Günahkar arzularımızı galeyana getirecek böyle şeylerden de aynı şekilde uzak durmak önemlidir. Bazı insanlar yılanla oynayabildiklerini ama ısırılmadıklarını, yaş boyaya dokunabildiklerini ama leke olmadıklarını, ateşle oynayabildiklerini ama yanmadıklarını sanır; ama yanılır. İşiniz, yaşam tarzınız ya da sürdürdüğünüz arkadaşlık günahkar arzularınızı doyurma fırsatları veriyor mu? Eğer veriyorsa ayartıldınız demektir. Bundan nasıl çıkacağınızı ancak Tanrı bilir!
John Owen

Günahı öldürmeye başlamadan önce oturup bütün zorlukların geçmesini ve tüm ayartıların kaybolmasını mı beklemeliyiz? Bu, tüm gününü nehrin kenarında durup bütün suyun akıp gitmesini bekleyerek geçiren bir akılsızın durumuna benzer. Günahı öldürmeden önce, günahtan nefret edene kadar bekleyemeyiz. İlahi lütfun bir gün ruhlarımızı güçlendireceğini umarak günah işlemeye devam edemeyiz. Günahlı arzularımıza, küçük çocuklara yaptığımız gibi bağlanamayız. Daha sonra büyüyüp güçlenecekler ve biz de onları bırakmakta isteksizlik yaşayacağız. Günahı daha ayartının en başında öldürmeliyiz.
Henry Scougal

Her kim yaşamındaki sorun yaratan şehveti tamamıyla ve kabul edilebilir bir şekilde öldürmek isterse, Tanrı’nın onu çağırdığı bütün görevlere aynı derecede gayretle itaat etmeye dikkat etmelidir. Her günahkar arzunun, görevin her savsaklamanın Tanrı için bir külfet olduğunu da bilsin. Yürek, her alanda itaat etme zorunluluğunu ihmal etmeye hazır olduğu sürece, imanın işini tam yapmasına izin vermeyen güçsüz bir can vardır. Böyle güçsüz durumdaki canın günahı öldürme işinde başarı ummaya hakkı yoktur.
John Owen

Ruh, yüreğimizin lütufla dolup taşmasına neden olur, benliğin hem köküne hem de dallarına karşı koyan ürünü üretir. Pavlus, Galatyalılar 5:19-23’te “benliğin işleriyle (ürünüyle)” “Ruh’un ürününü” karşılaştırır. Bir kimsede Ruh’un ürünü gelişirse aynı anda benlik gelişemez. Neden böyledir bu? Pavlus, “benlik Ruh’a, Ruh da benliğe aykırı olanı arzular” (Galatyalılar 5:17), bu nedenle ikisi aynı kimsede aynı derecede bulunmaz yanıtını verir. Titus 3:5’te dendiği gibi, Kutsal Ruh’un bu yenilemesi günahı öldürmenin başlıca yollarından biridir. Ruh gelişmemize ve lütufla dolmamıza neden olur, bunlar benliğin ve içimizdeki günah kalıntısının işlerine ters düşer, onları yok eder.
John Owen

Günahı öldürmenin, Tanrı’nın lütuflarının insanın yüreğinde gelişmesinin üzerinde çok yararlı bir etkisi vardır.

 

İnsan yüreği bahçeye benzetilirse, günahı öldürme Tanrı’nın lütuf bitkilerinin büyümesini engelleyen yabani otları sökme işine benzetilebilir. Değerli bir bitkinin ekildiği bir bahçe düşünün. Bahçedeki yabani otlar düzenli temizlenirse bitki gelişir. Ancak yabani otlar bırakılırsa, bitki zayıf düşer, solar, yararsız bir bitki haline gelir. Günahı öldürmek, günahın yabani otlarını yok edemediğinde, Tanrı’nın lütfunun bitkileri ölmeye hazırdır. (Vahiy 3:2) Bu bitkiler solar, bozulur. Böyle bir yürek miskinin tarlası gibidir – yabani otlar o kadar büyümüştür ki iyi mısırı zar zor görürsünüz. Böyle bir yüreğe baktığınızda imanın lütufları, sevgi ve gayret vardır; yine de o kadar zayıf, günahın yabani otlarıyla o kadar engellenmiştir ki yararı çok azdır. Günahı öldürmek böyle bir yüreğin yabani otlarını temizlesin, bu iman, sevgi, gayret bitkileri gelişmeye başlasın, her iyi iş ve amaçla kullanılmaya hazır olsun.
John Owen

Söz edilen Tanrı’nın esenliğinden emin olmak istiyorsanız Kurtarıcınız’ın yakınında yürümeyi öğrenin. İsa bize “Koyunlarım benim sesimi işitir” der. Kurtarıcımız’la konuşmayı öğrendikçe O’nun sesiyle yabancının sesini ayırt etmeyi öğreniriz. O konuştuğunda başkası gibi konuşmaz, gücüyle konuşur. İsa şöyle ya da böyle konuştuğunda, Emmaus yolunda öğrencilerin yüreğini tutuşturduğu gibi, sizin de yüreğinizi tutuşturur. (Luka 24)

 

Sonuçta kişi daha alçakgönüllü duruma geldiğinde, Rab’bin esenlikten söz ettiğini biliriz. Günahkar arzularımız gerçekten zayıfladığında Rab’bin esenlikten söz ettiğini biliriz.
John Owen

Afrika’da Rab’bin işçisi olarak hizmet eden bir doktorla, aynı kampta bir hafta geçirme ayrıcalığına sahip olmuştum. Bu bir haftalık kurs süresinde üzücü bir hikaye anlattı. Rab’be doktorluk mesleğini kullanarak hizmet etmesi için ona bu fikri veren adam hakkında paylaştı. Bu adam da bir doktordu. O da Afrika’daki aynı hastaneye gitmeyi planlıyordu. Ama fikrini değiştirip Amerika’da kaldı. Büyük bir poliklinik açarak çok başarılı oldu. Dünyanın bakış açısından bakarsak, her şeye sahipti. Ama bir şeyler ters gitti. Üç başarısız evlilikten sonra, genç yaşta intihar etti.

 

Tersine, ünü ve zenginliği (dünya gözünde) arkasında bırakıp Afrika’daki o hastanede her hafta yüzlerce kişiyi tedavi eden doktor birçok hastanın İsa’yı Rab ve Kurtarıcı olarak kabul ettiğini görüyor.

 

Bu hikaye yoksulluğu övmüyor ya da tıp fakültesini bitirip Rab’bin işçisi olarak çalışmayan Hristiyan doktorları azarlamıyor. Ama para sevgisinin ve paranın satın alabileceklerinin kendi başına insanı mutlu etmediğini gösteriyor. Tersine acılara ve trajedilere yol açabileceğinin iyi bir örneği.

 

Pavlus Timoteos’a yazdığı ilk mektubunda bu konuda sert bir uyarıda bulunmuştur:

 

“Zengin olmak isteyenler ayartılıp tuzağa düşerler, insanı çöküşe ve yıkıma götüren birçok saçma ve zararlı arzulara kapılırlar. Çünkü her türlü kötülüğün bir kökü de para sevgisidir. Kimileri zengin olma hevesiyle imandan saptılar, kendi kendilerine çok acı çektirdiler.”
Dr. Gene A. Getz

Ayartılmaya Karşı Yüreklerimizi Nasıl Koruyabiliriz?

 

Ayartmanın üstesinden gelmek için yüreğinizde neyi depo etmelisiniz? Tanrı’nın Mesih’teki sevgisinin farkındalığına, lütfunun sonsuza kadar sürecek amacının bilgisine; Mesih’in kanından ve bizim için öldüğü sevgisinden hoşnutluk duymaya ihtiyacınız vardır. Mesih’in ölümüyle kazandığınız ayrıcalıkların -oğulluğa alınmamız, aklanmamız, Tanrı’nın bizi kabul etmesi- hoşnutluğuyla yüreğinizi doldurun. Yüreğinizi kutsallığın güzelliğine dair düşüncelerle doldurun. Bu, Mesih’in satın aldığı armağandır. Ölümünün nihai, önemli amacıdır – “Kendi önünde sevgide kutsal ve kusursuz olmamız için” (Efesliler 1:4). Tanrı’yla her zamanki gibi yürürken böyle zenginliklerde dolu yüreğin huzuru ve ayartmaların verdiği rahatsızlıklara karşı güvencesi bu olacaktır.

 

Tanrı’nın Mesih’teki sevgisinin farkındalığı “Tanrı’nın verdiği esenlik” ifadesinde özetlenebilir. Elçi, bu “yüreklerinizi ve düşüncelerinizi koruyacaktır” der. (Filipililer 4:7)
John Owen